Erzurum'a gelişimin ilk günlerinde, Erzurum Kongresi'nin toplanmasını
sağlamak üzere, gerekli tedbirlerin alınmasına önem verildi. Efendiler,
Vilâyât-ı Şarkiye Müdafaa-i Hukuk-ı Milliye Cemiyeti'nin, 3 Mart
1919 tarihinde bir kurucu hey'et meydana getirmek üzere oluşturduğu
Erzurum şubesi, Trabzon ile de anlaşarak 1919 yılı Temmuzunun onuncu
günü Erzurumda bir Vilayat-ı Şarkiye Kongresi toplamaya teşebbüs
etti. Benim daha Amasya da bulunduğum tarihlerde, Haziran içinde,
Doğu illerine temsilci göndermeleri için teklif ve davette de bulundu.
İllerden temsilci getirtilmesi için o tarihten başlayarak, benim
Erzurum'a gelişime kadar ve ondan sonra da bu konuda pek çok gayret
sarfetti.
Ancak, o günlerin şartları içinde böyle bir maksadın gerçekleştirilmesindeki
güçlüğün büyüklüğü kolaylıkla takdir olunur. Kongrenin toplanma
günü olan 23 Temmuz yaklaştığı halde, illerden gönderilmesi gereken
temsilciler seçilip gönderilmiyordu.
Halbuki, bu kongrenin toplanmasını sağlamak artık pek önemli olmuştu.
Bu sebeple tarafımızdan da ciddî teşebbüslerde bulunmak gerekir.
İllerin her birine açık telgraflar gönderildiği gibi, bir yandan
da şifreli telgraflarla valilere, komutanlara gereken tebligatta
bulunuldu. Sonunda, on üç günlük bir gecikme ile yeterince temsilci
getirtilerek kongreyi toplama gerçekleştirilebildi.
Efendiler, Millî Mücadele'ye ordu mensuplarının desteğini sağlamak,
askerî ve millî mücadeleyi biribiri ile uyumlu olarak yürütmek işi
de son derece önemli idi.
Trabzon'daki tümen vekâletle idare ediliyordu. Asıl komutanı Hâlit
Bey Bayburt'ta gizlenmişti. Hâlit Bey'i gizlendiği yerden çıkartmak
iki bakımdan gerekli idi. Biri ve en önemlisi, İstanbul'a çağırılmanın
ve bir emre uymamanın gizlenmeyi gerektirecek nitelikte olmadığını
millete ve özellikle ordu mensuplarına göstererek manevî gücü yükseltmek
içindi. Diğeri de, sahilde önemli bir nokta olan Trabzon'a dışarıdan
bir saldırı olduğu takdirde, oradaki tümenin başında gözü pek bir
komutan bulundurmak maksadına dayanıyordu.
Bundan dolayı, Hâlit Bey ' i Erzurum'a getirttim. Kendisine bizzat
özel bir talimat verdikten sonra, gerektiğinde derhal tümeninin
başına geçmek üzere Maçka'da bulunması için de emir verdirdim.
Biz bu işlerle ugraşırken, bir yandan da, İstanbul da Harbiye Nezareti
makamında bulunan Ferit Paşa' nın ve Padişahın, İstanbula dönmemi
sağlamak üzere biribiri ardınca çekilen aldatıcı telgraflarına da
türlü karşılıklar vermekle vakit kaybına mecbur oluyorduk.
|