Ondan sonra Cumhurbaşkanı seçilmesi için Meclis'te
oylamaya geçildi. Toplanan oyların sonucunu Başkanlık kürsüsünde oturan
İsmet Bey (Paşa) Genel Kurul'a şu şekilde bildirdi :
"Türkiye Cumhurbaşkanlığı için yapılan oylamaya yüz elli sekiz
kişi katılmış ve Cumhurbaşkanlığına yüz elli sekiz üye, oybirliği
ile Ankara Milletvekili Mustafa Kemal Paşa Hazretleri'ni seçmişlerdir."
Efendiler, seçimin hemen arkasından Meclis'te yaptığım konuşmayı
tutanaklarda okumuşsunuzdur. Ancak, tarihî bir hatıranın canlandırılması
için, müsaade ederseniz, o konuşmamı burada aynen tekrar edeyim
:
"Saygıdeğer arkadaşlar, dünya çapıııda önemli ve olağanüstü
olaylar karşısında, saygıdeğer milletimizin gerçek uyanıklığına
ve şuurluluğuna değerli bir belge olan Teşkilât-ı Esasiye Kanunu'nun
bazı maddelerini açıklığa kavuşturmak için kurulmuş olan özel komisyon
tarafından yüksek hey'etinize teklif edilen kanun tasarısının kabûlü
dolayısıyla, Türkiye Devleti'nin zaten bütün dünyaca bilinen, bilinmesi
gereken mahiyeti milletlerarası adıyla adlandırıldı. Bunun tabiî
bir gereği olmak üzere bugüne kadar doğrudan doğruya Meclis Başkanlığı'nda
bulundurduğunuz arkadaşınıza, yaptırdığınız bu görevi, Cumhurbaşkanı
ünvanıyla yine aynı arkadaşınız, bu âciz arkadaşınıza tevcih ediyorsunıız.
Bu miinasebetle şimdiye kadar hakkırnda gösterdiğiniz sevgi, samimiyet
ve güveni bir defa daha göstermekle, yüıksek değerbilirliğinizi
ispat etmiş oluyorsunuz. Bundan dolayı yüce hey'etinize gönlüm'ıin
bütün saınimiyeti ile teşekkürlerini arz ederim."
"Efendiler, asırlardan beri Doğuda haksızhğa ve zulme uğramış
olan milletimiz, Türk milleti, gerçekte soydan sahip bulunduğu yüksek
kabiliyetlerden yoksun zannediliyordu.
Son yıllarda milletimizin fiilî olarak gösterdiği kabiliyet, istidat
ve kavrayış kendi h.akkırıda kötü düşünenlerin ne kadar gafil ve
ne kadar gerçeği görmekten uzak, görünüşe aldanan msanlar oldugunu
pek güzel ispat etti. Milletimiz kendisinde var olan vasıfları ve
değerı, hükumetin yeni adıyla, medeniyet dünyasına çok daha kolaylıkla
gösterebilecektir. Türkiye Cumhuriyeti, dünya devletleri arasında
tuttuğu yere lâyık olduğunu eserleriyle ispat edecektir."
"Arkadaşlar, bu yüksek rejimi yaratan Türk milletinin son
dört yıl içinde kazandığı zafer, bundan sonra da birkaç misli olmak
üzere kendinı gösterecektır. Bendenız, kazandığım çok önemli gördüğüm
bir noktadaki ihtiyacı arz etmek mecburiyetindeyim. O ihtiyaç, yüce
hey'etinizin şahsıma karşı gösterdiği sevgi, güven ve desteğin devamıdır.
Ancak bu sayede ve Tanrı'nın yardımıyla, bana verdiğiniz ve vereceğiniz
görevleri en iyi şekilde yapabileceğimi ümit ediyorum."
"Daima sayın arkadaşlarımın ellerine çok samimî ve sıkı bir
şekilde yapışarak, kendimi onların şahıslarından bir an bile uzak
görmeyerek çahşacağım. Daima milletin sevgi ve güvenine dayanarak
hep birlikte ileri gideceğiz. Türkiye Cumhuriyeti mes'ut, muvaffak
ve muzaffer olacaktır."
Efendiler, Meclis'çe Cumhuriyet kararı 29/30 Ekim 1923 gecesi saat
20.30'da verildi. On beş dakika sonra, yani 20.45'te Cumhurbaşkanı
seçildi. Durum, aynı gece bütün memlekete bildirildi ve her tarafta
gece yarısından sonra yüz bir pâre top atılarak ilân edildi.
İlk kabinenin İsmet Paşa tarafından kurulduğıınu ve Meclis Başkanlığı'na
Fethi Bey'in seçildiğini biliyorsunuz.
|