Saat 13.30'da Parti Genel Kurulu yeniden Fethi Bey'in
başkanlığında toplandı. İlk söz bendeydi. Kürsüye çıktım ve şu konuşmayı
yaptım :
"Saygıdeğer arkadaşlar, üzerinde durduğumuz meselenin çözümünde
karşılaşılan güçlüklerin sebebi, bütün arkadaşlarca anlaşılmıştır
sanırım. Eksiklik ve yanlışlık uygulamakta olduğumuz usul ve şekildedir.
Gerçekten de, yürürlükteki Teşkilât-ı Esasiye Kanunu'na göre, bir
hükümet kurmaya teşebbüs ettiğimiz zaman, bütün arkadaşların her
biri bakanları ve hükûmeti seçmek mecburiyeti ile karşı karşıya
kalıyor. Hepinizin birden hükûmet üyelerini seçmek zorıında kalmanızda
görülen güçlüğün giderilmesi zamanı gelmiştir. Geçen dönemde de
aynı şekilde güçlükle karşılaşılıyordu. Görülüyor ki, bu usul bazan
birçok karışıklıklara yol açıyor. Yüksek hey'etiniz bu güçlüğün
çözülmesi için beni görevlendirdi. Ben de bilginize sunduğum bu
görüşten hareket ederek düşündüğüm şekli tespit ettim. Onu teklif
edeceğim. Teklifim kabul edilirse kuvvetli ve kendi içinde uyumlu
bir hükûmet kurmak mümkün olacak tır. Devletimizin şekil ve niteliğini
tespit eden ve hepimiz için bir gaye olan Teşkilât-ı Esasiye Kanunu'muzun
bazı noktalarına açıklık kazandırmak gerekir. Teklif şudur dedikten
sonra, bilinen tasarıyı okutmak üzere kâtip beylerden birine uzatarak
kürsüden ayrıldım.
Teklifimin niteliği anlaşıldıktan sonra tartışmalar başladı.
Sabit Bey (Erzincan) - Hükûmetin bu şekilde kurulması usulünün
lehindeyim. Ancak, Teşkilât-ı Esasiye Kanunu'nda değişiklik yapılması
teklifi ile bugünkü bunalımı çözmek mümkün değildir. Biz şimdi bir
Başbakan seçelim. Teşkilât-ı Esasiye Kanunu'nun değiştirilmesini
sonra düşünürüz, dedi.
Hâzım Bey (Niğde) - Şu görüşü ileri sürdü : Teşkilât-ı Esasiye
Kanunu'nu biz yapabilir miyiz? Sanırım ki yapamayız. Yetkimiz varsa,
bu partide olmaz. Partide görüşüldükten sonra açık oturumda kimse
söz söyleyemiyor. Millet varlığını ilgilendiren kanunların burada
kesin bir şekilde tespit edilmesine taraftar değilim. Bu gibi kanunlar
açık oturumda ve serbestçe görüşülmelidir. Biz, her şeyden önce
hükûmet bunalımına bir çare bulalım.
Yunus Nadi Bey, Hâzım Bey'e şu yolda cevap verdi : Hangi memleket
ilk defa Teşkilât-ı Esasiye Kanunu yaparsa, o iş için bir kurucu
meclis kurmuştur. Bizde ise bu gibi meselelerde ayrıca bir kurucu
meclis kurulacağı açıkça belirtilmemiştir. Bizde her zaman bu gibi
değişiklikler olmuştur. Bizden önceki Türkiye Büyük Millet Meclisi
de bu yolda yürümüştür. Buna yetkimiz vardır. Kararsızlık gösterilmesin.
Şimdi biz, hükûmet bunalımının çözümünü Reis Paşa Hazıretleri'ne
bıraktık. O da bize bu teklifi getirdi. Bu teklifte yer alan usulü
bütün arkadaşlar ayrı ayrı düvünmüştür. Şimdi buna kesin bir şekil
vermek gerekir. Teklif edilen şekil, zaten vardır. Buna bir açıklık
verip daha belirli şekilde tespit edeceğiz.
Vehbi Bey (Balıkesir) - Bizim, şimdiye kadar görüşüldüğünü işittiğimiz
Teşkilât-ı Esasiye Kanunu hakkında bir bilgimiz yoktur. Gerçi gazetelerde
gördük, ama bu yeter mi? Bu bakımdan biz, bu konuyu bir bütün olarak
görüşmek üzere daha sonraya bırakıp önce bunalıma bir çare bulalım.
Halil Bey - Teşkilât-ı Esasiye Kanunu'nun değiştirilerek yeniden
yapılmasına yetkimiz vardır. Fakat yapılacak bu değişiklikler, gerçekten
vatan ve milletimizin saadetini sağlayabilecek midir? Bunu söylemek
gerekir. Bunu, hukukçu, hukuk bilgini olan arkadaşlarımız gelip
açıklasınlar. Açıklama yapılmadıkça bu meselenin derhal halledilmesine
taraftar değilim.
Üyelerden biri - Teşkilât-ı Esasiye Kanunu öyle gelişi güzel düzeltilemez.
Hamdullah Suphi (İstanbul) - Dört yıl önce, bakanların ayrı ayrı
seçilmelerinin zararlarını söylemiştim. Bugün de aynı durum başgösterdi.
Gazi Paşa'nın teklifine gelince, bu yeni değildir. Dört yıl önce
yapılan bir kanunun daha açık olarak ifadesinden ibarettir. Durum
böyle olunca, değişiklik aleyhinde söz söyleyecekler gelsinler düşüncelerini
açıklasınlar. Fakat zamanımızın uzun uzadıya beklemeve tahammülü
voktur.
Ragıp Bey (Kütahya) - Kanunların en iyisi şartlardan ve ihtiyaçtan
doğmuş olanıdır. İhtiyaç ise meydandadır. Teşkilât-ı Esasiye Kanunu'nun
tamamlanması ve açıklığa kavuşturulması gerekir. Teklifin derhal
görüşülmesine geçelim.
Adalet Bakanı rahmetli Seyit Bey - Teklif edileıı şekil yeni bir
şey değildir. Yürürlükteki Teşkilât-ı Esasiye Kanunu'nun, açıklığa
kavuşturulması ve buna göre tespitidir. Kanunlar ihtiyaçtan doğar
teorik görüşlerden kaynaklanmaz. Zaman ve olaylar her şeye hâkimdi.
Gelişme kanunu, değişmez kesin bir kuraldır. Teklif edilen şekilde
bir yenilik yoktur. Yürürlükteki şekli daha açık ve belirli bir
şekilde ifade edersek, elbette millet ve memleketimizin yararına
daha uygun olarak hareket etmiş oluruz.
|