Doğu Cephesi Komutanı Kâzım Karabekir Paşa'nın da,14 Eylül 1920'de
benim telgrafımdan önce yazılmış şifreli bir telgrafını 19 Eylülde
aldım. Bu telgrafta:" Celâlettin Arif Bey'in Rize, Trabzon,
Erzurum, Erzincan, Van, Bayazıt illerini veyüce Meclis'çe uygun
görülecek başka bölgeleri de içine almak üzere Doğu İlleri ve Valiliği'ne
atanmasını arz ve teklif ederim "denildikten sonraşu düşünceler
ekleniyordu: "Bu teklifin kabul edilip uygulanması halinde,askerî
ve sivil her iki görevin gereken önem ve titizlikle yapılmasındansağlanacak
yarar dışında, yeri gelince, önemli işleri görüşmek ve gereğinisüratle
yerine getirmek için milletvekili olarak bir zat daha bulunmuşolur.
Yukarıda arz edilen hususun Büyük Millet Meclisi'nce lâyık olduğuönemle
dikkate alınarak kabul edilip onaylanacağını umar, bu konudayüksek
şahsiyetlerinin yardım ve himmetlerini istirham ederim." Durum,ana
çizgileriyle Celalettin Arif Beyefendi ile görüşülmüş ve kendilerince
de uygun bulunmuş ise de, bu konudaki kararın Millet Meclisi'nin
uygun bulmasına ve onayına bağlı olduğu tabiîdir.
Efendiler, ordudaki yolsuzluktan, halktaki kaynaşmadan, Erzurum'ahalkın
oyu ile vali seçiminden ve acele olarak olumlu cevap verilmezseAnkara'ya
karşı güvensizlik doğacağından söz eden Celalettin Arif Bey,ordununkomutanı
ile görüşüyor ve kendisini geniş yetkiyle Doğuİlleri Valiliği'ne
teklif ettiriyor. Ordu Komutanı da, Celalettin Arif Bey'in, sonuç
olarak kendi aleyhindeki şikâyetinden habersiz görünüyor. Durumu,
özel maksatla düzenlenmiş bir oyun ve aynı zamanda birgaflet manzarası
gibi kabul etmemek mümkün değildi.
Kâzım Karabekir Paşa 'nın 16/17 Eylül tarihli telgrafıma, 18Eylülde
verdiği cevapta:" Celalettin Arif Bey'in bildirdikleri, birkaç
kişinin, Vali Vekili Albay Kâzım Bey'i sırf Erzurum'dan uzaklaştırmak
için yaptıkları dedikoduya dayanmaktadır.Halktaki kaynaşma vehalkın
oyları ile vali seçimi hususları, ne yazık ki, Celalettin Arif Bey'in
yanlış bir yol tutmalarından başka bir şey değildir sanırım. Küçüklerinden
büyüklerine bütün Doğu'nun pek çok saygı ve güvenini kazanan bendenize,söz
konusu şikâyetlerin yapılmaması, iş çevirmek isteyenlerin başarılı
olamayacaklarını bilmeleri sonucudur..."
Celâlettin Arif Bey, Albay Kâzım Bey'in, Vali Vekilliğinden ve
Kolordu Komutanlığı Vekilliğinden alınarak Erzurum'danuzaklaştırılmasını
bendenize teklif etti. Vali Vekilliğinden alınmasınınİçişleri Bakanlığı'nın
emriyle ve Vali Vekilliğini kendilerinin yani Celalettin Arif Bey
'in üzerine almasıyla mümkün olabileceğini bildirdim.
Celalettin Arif Bey'in, Erzurum'daki gayri resmî durumunun,nüfuzunu
kırabileceğini zannederim. Başladıkları işin sükûnetle ve başarıyla
sona erdirilmesi için, derhal Erzurum Vali Vekilliğini üzerine almasışarttır.
Uygun görülürse, daha sonra Doğu İlleri Müfettişliği'ne veyavaliliğine
atanır. Herhalde bahis buyurdukları kaynaşma ve gerginliğinkendi
teşrifleri üzerine şimdilik yatıştığını kabul etmiyorum. Böyle birsözü,
kendisine pek önem verildiğini gören bir kimsenin cür'etli ifadeleridiye
kabul ediyorum...
|