Bu tarihe kadar Yunan ordusunun Manisa ve Aydın çevrelerini de
işgal etmiş olduklarını öğrendim. Fakat, İzmir'de ve Aydın'da bulunduklarını
bildiğim kuvvetlerin ne durumda olduklarına dair daha hiçbir yerden
açık bir bilgi elde edemiyordum. Doğrudan doğruya bu kuvvet komutanlarına
da bazı emirler yazmıştım. Nihayet 29 Haziran'da, 56' ncı Tümen
Komutanı Bekir Sami Bey'in iki gün önceki tarihli bir şifreli telgrafını
aldım.
56'ncı Tümen'e İzmir'de Hurrem Bey adında biri komuta ediyormuş.
Bu zat ve İzmir'deki iki alayın kılıç artığı subaylarıyla birlikte
hemen hepsi esir olmuşlar. Yunanlılar bunları gemilerle Mudanya'ya
götürmüşler. Bekir Sami Bey, bu kılıç artıklarının komutasını ele
almak üzere gönderilmiş.
Bekir Sami Bey, 27 Haziran 1919 tarihli telgrafında, 22 Haziran
1919 tarihli iki emrimi, ancak 27 Haziran'da Bursa'ya vardığında
alabildiğini söylüyor. Verdiği bilgi ve yaptığı açıklamada : Millî
gayeleri gerçekleştirecek yeterli vasıtaları bulamadığımdan ve tümenimi
yeniden düzenleyip yoluna koyabilirsem daha iyi hizmetlerin yapılmasını
mümküngördüğümden 21 Haziran sabahı Kula'dan Bursa'ya doğru harekete
mecbur oldum. Bununla birlikte ve birçok engele rağmen, millî bir
mücadelenin memleketin kurtarılması için kaçınılmaz olduğu düşüncesini
her tarafa yaymayı başardım diyor. Düşündüklerime ve yaptıklarıma
sarsılmaz inancı olduğunu bildiriyor. Bu konuda hemen temaslara
başladığını, Çine'de bulunan 57'nci Tümen'e de emir vermemi, kendisine
de emir vermekte devam etmemi istiyordu.
|