Durumun dehşet ve korkunçluğu karşısında, her yerde, her bölgede
birtakım kimseler tarafından kurtuluş çareleri düşünülmeye başlanmıştı.
Bu düşünce ile yapılan teşebbüsler birtakım kuruluşlarıdoğurdu.
Örnek olarak, Edirne ve çevresinde Trakya - Paşaeli adıyla bir dernek
vardı. Doğuda Erzurum'da ve Elâzığ'da Rele genel merkezi İstanbul'da
olmak üzere Vilâyât-ı Şarkiye Müdafaa-i hukuk-ı Milliye Cemiyeti
kurulmuştu. Trabzon'da Muhafaza-i Hukukadında bir dernek bulunduğu
gibi, İstanbul'da da Trabzon ve Havalisi Adem-i Merkeziyet Cemiyeti
vardı. Bu dernek merkezinin gönderdiği temsilcilerle, Of ilçesinde
ve Rize sancağında da şubeler açılmıştı.
İzmir'in işgal edileceği konusunda Mayısın on üçünden beri açıktan
belirtiler görmüş olan İzmir'deki bazı genç vatanseverler, ayın
14/15'inci gecesi, kendi aralarında bu acıklı durumla ilgili görüşmeler
yapmışlar; bir oldubittiye geldiğine şüphe kalmayan Yunan işgalinin
ilhakla sonuçlanmasına engel olma kararında birleşerek, Redd-i İlhak
ilkesini ortaya atmışlardır. Aynı gece, bu ilkenin yaygınlaştırılmasını
sağlamak üzere İzmir'de Yahudi Maşatlığı'na toplanabilen halk tarafından
bir gösteri toplantısı yapılmışsa da, ertesi gün sabahleyin Yunan
askerlerinin rıhtımda görülmesiyle, bu teşebbüsten beklendiği ölçüde
sonuç alınamamıştır.
|